28 Mart 2009 Cumartesi

elizabeth, here i come

gidicem,
bi okula yazılcam daha önce okumamışım gibi,
birilerine içine süt katarak piç edecekleri çaylardan vericem,
bana tip atacaklar,
ben bu tip karşılığı bu tiple onlara bi gülücük atıcam,
iş biticek see you tomorrow diycem,
annemi ankesörlüden arayıp iyiyim diycem,
kardeşim şimdiki sözlüsüne o zaman belki enişte diyerek bi mail atıcam,
zaman öldürcem, yağmur yiycem, hava açılsın diye belki dua edicem;
ama o üzerinde güneş batmayan ülkeye gidicem ben.
şu an cebimde 100 pound ve bolca umut var.
100 pound bi boka yaramaz ama o umut götürür beni oraya.
di mi elizabeth?